Hayatlarının büyük bir kısmını Robert Kolej ve Amerikan Kız Koleji gibi İstanbul’un önemli eğitim kurumlarında hizmete adamış olan Eveline Thomson Scott, Harold Lorain Scott ve oğulları David Alexander Scott’a ait bu koleksiyon, mektup, günlük, fotoğraf albümleri, yazışmalar ve ders notlarından oluşuyor. Scott ailesi koleksiyonu, Anglosakson cemaatine mensup kişilerin gerek geç Osmanlı İmparatorluğu gerekse de modern Türkiye Cumhuriyeti'ndeki toplumsal ve ekonomik etkinlikleri ile kültür, sanat ve eğitim hayatında oynadıkları role dair çarpıcı belgeler içermekte.
1840’lı yıllarda Bebek ve Rumelihisarı’na yerleşen ve Osmanlı topraklarında fabrika işletmeciliği yapan James Binns, İzmit Çuha Fabrikası’nda yönetici olarak çalıştı. Fabrika’nın İngiliz ortaklarından Longbottom ailesinin kızı Ann ile evlendi. James ve Ann’in kızları Evalina Constanta Pembe Binns 1845’te İstanbul’da dünyaya geldi. Evalina da kendisi gibi varlıklı bir İngiliz aileden gelen John Seager ile evlendi. O dönemde John'un babası gemicilik işiyle uğraşıyor ve satın aldığı bir buharlı çekiciyi İstanbul Boğazı'ndaki limanlara kiralayarak işlerini geliştiriyordu. Bu evlilikten dünyaya gelen on çocuktan biri olan ve 1865 yılında doğan Olivia Anne Seager, Eveline Thomson’ın annesidir. Olivia Anne Seager ve İskoç asıllı Amerikalı Alexander Thomson İstanbul’da tanışmış ve evlendikten bir süre sonra Amerika’ya yerleşmişlerdi.
"Bebek’e komşu mahallelerden birinde, 10-15 aileden oluşmuş büyümekte olan bir İngiliz kolonisi vardı ve burası anne ve babamın tanıştığı yerdi… Kırım Savaşı sırasında ve sonrasında, birkaç İngiliz aile Türkiye’ye yerleşmişti, çoğu tüccar veya İngiltere’deki firmalara çalışan mümessillerdi. Asya kıyılarında da, tıpkı Bebek’tekine benzer bir şekilde, kendi şapeli, kriket sahası, tenis kortu bulunan başka bir yerleşim yeri vardı."
Eveline Thomson Scott’ın otobiyografisinden
Eğitimine Portland’da başlayan Eveline, babası Alexander Thomson’un erken yaşta ölmesi üzerine, birçok akrabası İstanbul’da olan annesi ile İstanbul’a döndü. Olivia A. Thomson, Üsküdar Amerikan Koleji’nde çalışmakta iken Eveline de aynı okulda eğitimine devam etti ve 1909 yılında buradan mezun oldu. Ardından öğretmenlik eğitimi almak için İngiltere’de Cambridge Üniversitesi’ne gitti ve öğretmenlik sertifikasını aldıktan sonra İstanbul’a geri döndü. Önceleri bir İngiliz Cemaat Okulu’nda çocuklara eğitim veren Eveline, daha sonra Arnavutköy Amerikan Kız Koleji’nde ve son olarak da Robert Kolej İngiliz Edebiyatı Programı’nda dersler verdi. Burada Harold Lorain Scott ile tanıştı ve 1920 yılında evlendiler. 1924 yılında ise tek çocukları David Alexander dünyaya geldi.
1889’da ABD’de Bedford, Ohio’da doğan Harold Lorain Scott, ilk eğitim yıllarını babasının misyoner olarak bulunduğu Japonya, Osaka’da geçirdi. 1911 yılında Denison Üniversitesi’nden mezun oldu ve ardından Robert Kolej’de çalışmaya başladı.
Robert Kolej’de yaklaşık 41 sene görev yapmış olan Harold Lorain Scott tarih dersleri vermesinin yanında Robert Akademisi Müdürü, Fen Edebiyat Fakültesi Dekanı ve Robert Kolej Müdür Yardımcısı olarak çalıştı. Robert Kolej’de öğrenci olmuş pek çok kişi için bir eğitimciden çok daha fazlasını ifade eden ve okulun tarihinde en uzun süre görev yapan Amerikalı hoca olan Harold L. Scott adeta Robert Kolej’in kendisiyle özdeşleşmiştir. Koleksiyonda 1958 yılında hayata veda eden Harold L. Scott’ın ailesi, özellikle Japonya’da misyonerlik yapan babası Job Hart Scott ve öğrencilerle yazışmalarını, fotoğraflarını, ders notlarını ve Birinci Dünya Savaşı’na ait günlüğünü bulabilirsiniz. Ayrıca Harold L. Scott’ın Amerika, İngiltere ve Türkiye’deki arşivleri kullanarak üzerinde çalıştığı ancak vefatı dolayısıyla tamamlanamamış “Robert College Story” isimli kitap projesinin müsveddeleri de koleksiyonun bir parçasını oluşturmaktadır.
Eveline ve Harold Scott’ın oğulları David Alexander Scott, 18 Ekim 1924’te dünyaya geldi. David hayatının ilk on beş yılını Türkiye’de geçirdikten sonra, eğitimine Amerika Birleşik Devletleri'ne giderek Deerfield Academy’de devam etti. Ardından başladığı Princeton Üniversitesi'ndeki eğitimini ikinci yılında yarıda bırakarak Amerikan Ordusu’na katıldı ve İkinci Dünya Savaşı nedeniyle Avrupa'ya savaşa gönderilen birçok erkek öğrenciden biri oldu.
Cephede bulunduğu süre boyunca ailesiyle yazışmaya devam eden David, 1 Aralık 1944 tarihli bir mektubunda savaşın bitmesine dair arzusunu şu şekilde dile getirir: “Doğal olarak savaşın bitmesini bekliyoruz. Bu çok da uzak görünmüyor, siz ne düşünüyorsunuz? Umarım bu kış tüm bu karmaşa sona erer. Hepinize kucak dolusu sevgiler.” Bu mektuptan kısa bir süre sonra David, Aralık 1944’te Fransa’da cephede hayatını kaybetti. Eveline ve Harold ise uzun yıllar İstanbul’da yaşamaya ve Amerikan Kız Koleji ve Robert Kolej’de ders vermeye devam ettiler. David A. Scott’a ait küçük koleksiyon, David’in anne ve babasıyla yazışmalarını, ders notlarını, David’in ölümünden sonra ailesine gelen başsağlığı mektuplarını ve ailenin Amerikan ordusu ile yaptığı yazışmaları içeriyor.
Cephede bulunduğu süre boyunca ailesiyle yazışmaya devam eden David, 1 Aralık 1944 tarihli bir mektubunda savaşın bitmesine dair arzusunu şu şekilde dile getirir: “Doğal olarak savaşın bitmesini bekliyoruz. Bu çok da uzak görünmüyor, siz ne düşünüyorsunuz? Umarım bu kış tüm bu karmaşa sona erer. Hepinize kucak dolusu sevgiler.” Bu mektuptan kısa bir süre sonra David, Aralık 1944’te Fransa’da cephede hayatını kaybetti. Eveline ve Harold ise uzun yıllar İstanbul’da yaşamaya ve Amerikan Kız Koleji ve Robert Kolej’de ders vermeye devam ettiler. David A. Scott’a ait küçük koleksiyon, David’in anne ve babasıyla yazışmalarını, ders notlarını, David’in ölümünden sonra ailesine gelen başsağlığı mektuplarını ve ailenin Amerikan ordusu ile yaptığı yazışmaları içeriyor.
Bir aile arşivi olmasına rağmen Scott Arşivi'nin ailenin hayata gözlerini en son kapamış üyesi olan Eveline Thomson Scott’a ait olduğunu söyleyebiliriz. Oldukça tutkulu ve üretken bir yazar olan Eveline T. Scott, Anadolu’dan ve İstanbul’dan esinlenerek denemeler ve şiirler yazmıştır. Deneme ve şiirlerinde hayran olduğu Charlotte Brontë’den etkiler görülür.
Sonbaharın geldiğini biliyorum
Kara kargalar uçuyorlar,
Düzenli ve çoşkulu merasimle
Bulutlarla kaplı bir gökyüzünde.
...
Sonbaharın geldiğini biliyorum
Gönlümde yağmurlar yağıyor
İçimi Tanrı’nın bizi almaya geldiği
Ve baharı bir daha görememe korkusu sardı.
Eveline Thomson, Autumn, Eylül 1912
Eveline Scott’ın annesi Olivia A. Seager ile yazışmaları da koleksiyonun önemli bir parçası. Aynı kampüste yaşıyor olmalarına rağmen Eveline’nin annesi ile yazarak iletişim kurması kendisinin yazıya verdiği önemi anlatır. Koleksiyonda bulunan, 1905-1966 arasında kaleme alınmış, 16 yaşından itibaren 60 yıl boyunca tutmuş olduğu onlarca günlük, geç Osmanlı ve Türkiye’nin siyasi ve gündelik hayatı ile Amerikan Kız Koleji ve Robert Kolej’e ilişkin Eveline Scott’ın kişisel gözlemlerini içerir.
Eveline T. Scott'ın Kolej'den mezun olduğu 1909 yılına ait günlüğünden de anlaşıldığı üzere bu yıl Eveline'in hayatında önemli bir yere sahip. Eveline bu yılın Ağustos ayında Meclis-i Mebusan’a yaptığı ziyareti, Meclis binasını ve duygularını günlüğüne tüm detaylarıyla aktarmış:
"Bay Ferguson bizi ayrıcalıklı ve havalı hissedeceğimiz diplomatik bir locaya götürdü! Bu locadan Meclis salonunu en iyi şekilde görebiliyorduk. Bir hükümet yerinden çok tiyatroya benziyordu. Fakat beklediğimden daha iyi döşenmiş görünüyordu. Her şey kırmızıydı, salonun bütün perdeleri, vekillerin oturduğu koltukların yastıkları... Kürsüde (Avam Kamarası'ndaki konuşmacımız ile yazışan) Meclis başkanı Ahmet Rıza bir sırada oturuyordu. [...] İşte [Meclis'in] aşağı yukarı neye benzediğine dair kaba bir plan ve biz de çarpının olduğu yerde oturduk. En ilginç olanı yargılama sürecini izlemekti, bunu hiçbir zaman unutmayacağım. İngiliz Avam Kamarası'na girebilmek ne muhteşem olurdu. Bay Ferguson oy hakkı ile ilgili yapılan korkunç haberlerden dolayı kesinlikle kadınların girmesine izin vermediklerini söyledi.”
Eveline, ayrıca, 1940 yılında “Charter Day” için yaptığı konuşmasında, 1909 Anayasası'ndan özgürlükçü ve ilerlemeci bir gelişme olarak bahseder ve anayasanın kabulünün ardından mezun olan ilk öğrenciler içinde yer aldığı için ne denli gurur duyduğunu yazar.
Eveline T. Scott'ın Kolej'den mezun olduğu 1909 yılına ait günlüğünden de anlaşıldığı üzere bu yıl Eveline'in hayatında önemli bir yere sahip. Eveline bu yılın Ağustos ayında Meclis-i Mebusan’a yaptığı ziyareti, Meclis binasını ve duygularını günlüğüne tüm detaylarıyla aktarmış:
"Bay Ferguson bizi ayrıcalıklı ve havalı hissedeceğimiz diplomatik bir locaya götürdü! Bu locadan Meclis salonunu en iyi şekilde görebiliyorduk. Bir hükümet yerinden çok tiyatroya benziyordu. Fakat beklediğimden daha iyi döşenmiş görünüyordu. Her şey kırmızıydı, salonun bütün perdeleri, vekillerin oturduğu koltukların yastıkları... Kürsüde (Avam Kamarası'ndaki konuşmacımız ile yazışan) Meclis başkanı Ahmet Rıza bir sırada oturuyordu. [...] İşte [Meclis'in] aşağı yukarı neye benzediğine dair kaba bir plan ve biz de çarpının olduğu yerde oturduk. En ilginç olanı yargılama sürecini izlemekti, bunu hiçbir zaman unutmayacağım. İngiliz Avam Kamarası'na girebilmek ne muhteşem olurdu. Bay Ferguson oy hakkı ile ilgili yapılan korkunç haberlerden dolayı kesinlikle kadınların girmesine izin vermediklerini söyledi.”
Eveline, ayrıca, 1940 yılında “Charter Day” için yaptığı konuşmasında, 1909 Anayasası'ndan özgürlükçü ve ilerlemeci bir gelişme olarak bahseder ve anayasanın kabulünün ardından mezun olan ilk öğrenciler içinde yer aldığı için ne denli gurur duyduğunu yazar.
Eveline'in gezi defterleri ve fotoğrafları, Avrupa'nın Paris, Strazburg, Cenevre, Basel, Napoli, Atina, Cambridge ve Amerika Birleşik Devletleri'nin pek çok farklı şehirleri ile Anadolu'da Konya, Karaman, Mersin, Adana, Eskişehir, Afyonkarahisar ve İzmir dolaylarında yaptığı seyahatleri içerir.
Yolculuklarına dair teknik detayların yanında günlüklerinde Eveline ziyaret ettiği mekânları, tanıştığı insanları, karşılaştığı doğal güzellikleri ve yediği yemekleri de resmeder. 25 Nisan 1939 tarihli günlüğünde Eveline Konya'daki bir günü hakkında şunları yazar:
“Saat 8.30'da aşağı inip oldukça tuhaf bir kahvaltı yaptık: Çok yoğun bir Türk kahvesi içtik, reçel, peynir ve tereyağlı ekmek yedik. Saat 9:00'da gezmeye başladık ve Mevlevi dervişlerinin tekkesine doğru yürüdük. Bu tekke şu anda bir müze. Çok harika bir rehberimiz var. Kendisi eski bir semazen derviş ve kendini bize adadı. Güzel tekkenin tamamını ve onun kurucusu Selahaddin'in Selçuklu dönemine ait türbesini ve Osmanlılar tarafından yapılan eklemeleri gördük.”
Yolculuklarına dair teknik detayların yanında günlüklerinde Eveline ziyaret ettiği mekânları, tanıştığı insanları, karşılaştığı doğal güzellikleri ve yediği yemekleri de resmeder. 25 Nisan 1939 tarihli günlüğünde Eveline Konya'daki bir günü hakkında şunları yazar:
“Saat 8.30'da aşağı inip oldukça tuhaf bir kahvaltı yaptık: Çok yoğun bir Türk kahvesi içtik, reçel, peynir ve tereyağlı ekmek yedik. Saat 9:00'da gezmeye başladık ve Mevlevi dervişlerinin tekkesine doğru yürüdük. Bu tekke şu anda bir müze. Çok harika bir rehberimiz var. Kendisi eski bir semazen derviş ve kendini bize adadı. Güzel tekkenin tamamını ve onun kurucusu Selahaddin'in Selçuklu dönemine ait türbesini ve Osmanlılar tarafından yapılan eklemeleri gördük.”
“Bursa’nın insanları zengin sayılırlar. Başka türlüsü bu bereketli vadi üzerinde nasıl olurdu ki? Yalnızca toprak değil, kendi ilkel usullerince kurdukları büyük işletmeler de onlara zenginlik sunar. Olympos dağının eteklerinde dut ağaçları yetişir, yaprakları milyonlarca ipek böceğini besler. Burada üretilen ipek, yumuşak ve uzun ömürlüdür ve 30.000’e yakın kişi üretiminde ve dokumasında çalışır. Türk havluları Bursa’da yapılır. Birkaç peniye bir rehber sizi, yoksul derme çatma evlerden birinin kapısına götürür ve içeride loş odada, tüm aileyi toprak zemine çömelmiş hantal el tezgahlarının önünde ne kadar kullanılırsa kullanılsın eskimeyen havluları dokurken görürsünüz. Hububat, haşhaş, tütün, zeytinyağı ve lüle taşı hep Bursa yöresinden ihraç edilir.”
Eveline Thomson Scott’ın Gezi Notlarından, 10 Ocak 1940
“Bursa’nın insanları zengin sayılırlar. Başka türlüsü bu bereketli vadi üzerinde nasıl olurdu ki? Yalnızca toprak değil, kendi ilkel usullerince kurdukları büyük işletmeler de onlara zenginlik sunar. Olympos dağının eteklerinde dut ağaçları yetişir, yaprakları milyonlarca ipek böceğini besler. Burada üretilen ipek, yumuşak ve uzun ömürlüdür ve 30.000’e yakın kişi üretiminde ve dokumasında çalışır. Türk havluları Bursa’da yapılır. Birkaç peniye bir rehber sizi, yoksul derme çatma evlerden birinin kapısına götürür ve içeride loş odada, tüm aileyi toprak zemine çömelmiş hantal el tezgahlarının önünde ne kadar kullanılırsa kullanılsın eskimeyen havluları dokurken görürsünüz. Hububat, haşhaş, tütün, zeytinyağı ve lüle taşı hep Bursa yöresinden ihraç edilir.”
Eveline Thomson Scott’ın Gezi Notlarından, 10 Ocak 1940
Scott’ın günlüklerinde ve seyahat notlarında fotoğraflar çok önemli bir yer tutar. Scott’ın günlüklerine ve gezi notlarına eşlik eden fotoğrafların yanı sıra, koleksiyondaki görsel malzemeler arasında aile albümleri, Robert Kolej ve Amerikan Kız Koleji’ne ait fotoğraflar ve İstanbul Kartpostalları da bulunuyor.
Rumelihisarı ve İstanbul'da yaşayan, 19. yüzyılda Osmanlı ticari hayatının gelişiminde önemli rol oynamış olan, Anglo-Amerikan ailelerin sosyal ve entelektüel çevresine dair bir resim çizmemize imkân tanıyan görsel malzemeler de bu koleksiyonun bir parçası. Bu fotoğrafların bazıları dönemin önemli fotoğraf stüdyolarından Abdullah Fréres, Phebus, Sébah & Joaillier, Tchobanian Fréres tarafından çekilmiş.
Scott Ailesi’nden günümüze ulaşan bu koleksiyon yaklaşık 80 yıl boyunca İstanbul'da yaşayan Anglosakson kökenli bir ailenin gündelik pratiklerine dair bizleri bilgilendirmekle kalmıyor, aynı zamanda bu kişilerin hayatlarının önemli bir bölümünü adadıkları eğitim kurumlarına ve İstanbul'un çok kültürlü yaşantısının eğitim dünyasına etki ve katkılarına dair de değerli belgeler sunuyor.
"Kocam öldüğünden beri, havayoluyla birçok seyahate çıktım. 1951, 1961, 1963, 1965’te Amerika’yı ziyaret ettim ve yol üzerinde İngiltere’ye uğradım. 1966, 1967, 1968 yazlarında seyahatlerime devam ettim... Robert Kolej’de bulunan Huntington Evi’nde güzel dostlarla çevrili ama yalnız yaşadım. Geçmişe baktığımda büyük mutluluklarla ve büyük acılarla dolu bir hayat...”
Eveline T. Scott'ın otobiyografisinden
"Kocam öldüğünden beri, havayoluyla birçok seyahate çıktım. 1951, 1961, 1963, 1965’te Amerika’yı ziyaret ettim ve yol üzerinde İngiltere’ye uğradım. 1966, 1967, 1968 yazlarında seyahatlerime devam ettim... Robert Kolej’de bulunan Huntington Evi’nde güzel dostlarla çevrili ama yalnız yaşadım. Geçmişe baktığımda büyük mutluluklarla ve büyük acılarla dolu bir hayat...”
Eveline T. Scott'ın otobiyografisinden