Bu arşiv, gerek Robert Kolej, Amerikan Kız Koleji ve Boğaziçi Üniversitesi'nin kurumsal hafızası ve tarihinin inşasına gerekse de bu kurumlardan yolu geçmiş pek çok kişinin gündelik yaşantılarına ve pratiklerine gün yüzüne çıkaran oldukça önemli, faydalı ve bir o kadar ilgi çekici bir arşiv. Arşiv, Robert Kolej, Amerikan Kız Koleji ve Boğaziçi Üniversitesi’ne ait yayımlanmış ve yayımlanmamış yazılı ve görsel malzemeleri barındırıyor. Mevcut haliyle, Columbia Üniversitesi Robert Kolej ve Amerikan Kız Koleji Arşivi, Başbakanlık Osmanlı ve Cumhuriyet Arşivleri, Bulgaristan Arşivleri ve bu kurumlara dair yapılmış haberler ve akademik çalışmalardan oluşuyor. Tarihleri iç içe geçmiş bu üç kurumun geçmişlerine ışık tutan bu arşivi gelecekteki eklemelerle büyütmeyi ve zenginleştirmeyi hedefliyoruz.
Columbia Üniversitesi Robert Kolej ve Amerikan Kız Koleji Koleksiyonu, bu arşivin en önemli bileşenini oluşturuyor. 1863 yılında varlıklı bir hayırsever olan Christopher R. Robert ile kendini eğitime adamış bir misyoner olan Cyrus Hamlin’in iş birliği sonucu kurulan Robert Kolej’in sistematik olarak düzenlenmiş en kapsamlı koleksiyonu ve ilk binası 1871’te Gedikpaşa’da açılan, 1873 yılından Üsküdar’da bağışlarla inşa edilen bir kampüste eğitim hayatına devam eden, 1914’te ise Arnavutköy’e taşınan Amerikan Kız Koleji ile ilgili birçok evrak New York’ta Columbia Üniversitesi Nadir Eserler ve Yazmalar Kütüphanesi’nde bulunuyor. Bu arşiv, 20 Aralık 2013 tarihinde, bu kurumun Boğaziçi Üniversitesi ile imzaladığı bir protokol ile üniversitemize kazandırıldı. Boğaziçi Üniversitesi’nin kuruluş tarihi olan 10 Eylül 1971 tarihine kadar olan belgeler, 2016 yılında üniversitemize ulaştı.
Bu koleksiyon, 1850’li yıllardan 10 Eylül 1971 tarihine kadar uzanan bir dönemi kapsıyor. Robert Kolej ve Amerikan Kız Koleji ile ilgili 150.000’in üzerinde belgeyi içeriyor. Koleksiyonda iki okula ait yazılı ve görsel belgeler bulunuyor. Bu belgeler, mali ve eğitim meselelerinin yanı sıra, güncel siyasi konular hakkında da son derece ayrıntılı gözlem ve yorumlar içeriyor. 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı, I. Dünya Savaşı, II. Dünya Savaşı, Osmanlı İmparatorluğu’nun son yüzyılındaki milliyetçi hareketlerin yükselişinden, imparatorluğun yıkılmasıyla kurulan Cumhuriyet Türkiyesi’nin modernleşme ideolojisine ve politikalarına kadar birçok konuda önemli tarihsel bilgilere bu belgelerde rastlamak mümkün. Ayrıca, iki kolejin sosyal yaşamına dair fotoğraflar da bu arşivi zenginleştiriyor.
Bu koleksiyon, 1850’li yıllardan 10 Eylül 1971 tarihine kadar uzanan bir dönemi kapsıyor. Robert Kolej ve Amerikan Kız Koleji ile ilgili 150.000’in üzerinde belgeyi içeriyor. Koleksiyonda iki okula ait yazılı ve görsel belgeler bulunuyor. Bu belgeler, mali ve eğitim meselelerinin yanı sıra, güncel siyasi konular hakkında da son derece ayrıntılı gözlem ve yorumlar içeriyor. 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı, I. Dünya Savaşı, II. Dünya Savaşı, Osmanlı İmparatorluğu’nun son yüzyılındaki milliyetçi hareketlerin yükselişinden, imparatorluğun yıkılmasıyla kurulan Cumhuriyet Türkiyesi’nin modernleşme ideolojisine ve politikalarına kadar birçok konuda önemli tarihsel bilgilere bu belgelerde rastlamak mümkün. Ayrıca, iki kolejin sosyal yaşamına dair fotoğraflar da bu arşivi zenginleştiriyor.
1863 yılında Christopher R. Robert'in mali desteğiyle Cyrus Hamlin tarafından kurulan Robert Kolej, eğitime Bebek'te Seminer Okulu adıyla anılan evde başladı. 1868 yılında, bugün Boğaziçi Üniversitesi Güney Kampüs adıyla bilinen alanda Robert Kolej'in en eski binası olan, günümüzde ise Erkek Yurdu olarak bilinen Hamlin Hall'un temelleri atıldı ve 1871 tarihinden itibaren bu binada ilk dersler verildi.
Amerikan Kız Koleji, 1871 yılında İstanbul’da ilk kurulduğunda “The Home School” olarak biliniyordu. 1873’te Üsküdar, Selamsız’da bağışlarla inşa edilen kampüste eğitim devam etti. 1890 yılında okulun kuruluşu Massachusetts eyaleti tarafından verilen bir berat ile onaylandıktan ve okul, eğitim kurumları arasına dahil edildikten sonra kolejin ilk yöneticisi olan Mary Mills Patrick, 1900 yılına gelindiğinde halen bu görevine devam ediyordu. Daha sonra adı pek çok kere değişen okul, bir dönem “Constantinople Women’s College” olarak da anıldı. 1914 yılının ilkbaharında, okul Arnavutköy’e taşındı ve artık 1920’li yılların sonuna doğru “İstanbul Amerikan Kız Koleji” olarak adlandırıldı. 1971 yılında kabul edilen kanunla mevcut yerleşke Boğaziçi Üniversitesi'ne dönüşürken, Robert Kolej ile Amerikan Kız Koleji birleşerek Robert Kolej adıyla Arnavutköy'de karma eğitim vermeye başladı.
Amerikan Kız Koleji, 1871 yılında İstanbul’da ilk kurulduğunda “The Home School” olarak biliniyordu. 1873’te Üsküdar, Selamsız’da bağışlarla inşa edilen kampüste eğitim devam etti. 1890 yılında okulun kuruluşu Massachusetts eyaleti tarafından verilen bir berat ile onaylandıktan ve okul, eğitim kurumları arasına dahil edildikten sonra kolejin ilk yöneticisi olan Mary Mills Patrick, 1900 yılına gelindiğinde halen bu görevine devam ediyordu. Daha sonra adı pek çok kere değişen okul, bir dönem “Constantinople Women’s College” olarak da anıldı. 1914 yılının ilkbaharında, okul Arnavutköy’e taşındı ve artık 1920’li yılların sonuna doğru “İstanbul Amerikan Kız Koleji” olarak adlandırıldı. 1971 yılında kabul edilen kanunla mevcut yerleşke Boğaziçi Üniversitesi'ne dönüşürken, Robert Kolej ile Amerikan Kız Koleji birleşerek Robert Kolej adıyla Arnavutköy'de karma eğitim vermeye başladı.
Columbia Üniversitesi Koleksiyonu, bizlere Robert Kolej’in kurulacağı arsaların satın alınmasından, bina inşaatlarının izinlerine, okulun misyonunun tanımlanmasından, finansman sağlanmasına kadar Cyrus Hamlin’in bu aşamalarda oynadığı rolü belgeliyor. Robert Kolej binalarının inşaat süreçleri ile binaların iç ve dış cephelerine tanıklık eden pek çok görsel de bu arşiv bünyesinde saklanmış. Ayrıca arşiv malzemeleri arasında bina kullanım kuralları gibi ilgi çekici belgeler de bulmak mümkün.
Üsküdar’daki kampüste eğitim yapılan ilk binalar arasında, bağışçılardan Sarah L. Bowker‘ın onuruna Bowker Building olarak adlandırılan yapı ve 1882 yılında “American Board of Commissioners for Foreign Missions” yöneticisi James Lee Barton tarafından inşa edilen Barton Hall bulunuyordu. Barton Hall, 1905 yılında çıkan bir yangında tamamen yandı. Yangına rağmen 1905 senesinde dokuz öğrenci okuldan mezun oldu. Üsküdar’daki son mezuniyet töreni ise 1913 yılında gerçekleşti. Amerikan Kız Koleji’nin 1914 yılında inşa edilen kampüs binaları ise her ne kadar mimarlık gelenekleri, yapı malzemeleri ve süs öğeleri ile Robert Kolej kampüsünde bulunan binalarla uyum içinde olsa da, Robert Kolej kampüs binalarından farklı olarak, Arnavutköy’de bulunan kolej binaları bütünlüklüklü bir mimari üsluba ve anıtsallığa sahipti.
Robert Kolej'in 1871 yılında 170 olan öğrenci sayısı, 1873 yılında 216'ya yükseldi ve pek çok farklı milletten, din ve bölgeden bir araya gelen bir öğrenci topluluğu oluştu. İlk mezunlarını 1868 yılında veren okulun ilk yıllarında Osmanlı İmparatorluğu'ndaki gayrimüslim ve yabancı öğrenciler ağırlıktaydı. Daha sonra ise kolejde Türk/ Müslüman öğrenciler de eğitim görmeye başladı ve kolej ilk Türk mezununu 1903 yılında verdi.
Her iki kolejde de, pek çok farklı milletten; Türk, Rum, Ermeni, Bulgar, İngiliz, Yahudi, Amerikan, Macar, Rus, İtalyan, Romanyalı, İranlı ve Fransız öğrenci eğitim görmekteydi. Kolejlerin eğitim verdiği ilk yıllarda, çok az sayıda öğrenci derslerini tamamlayıp mezun olurken, zaman içinde mezunların sayısı artmıştı. Buradan mezun olan öğrenciler gerek Osmanlı İmparatorluğu gerekse de Türkiye Cumhuriyeti'nde siyasal, toplumsal, ekonomik ve kültürel hayatın şekillenmesinde önemli rol oynadı. Okul mezunları arasında pek çok tanınmış siyasetçi, yazar, sanatçı, bilim insanı ve sporcu bulunuyor.
Her iki kolejde de, pek çok farklı milletten; Türk, Rum, Ermeni, Bulgar, İngiliz, Yahudi, Amerikan, Macar, Rus, İtalyan, Romanyalı, İranlı ve Fransız öğrenci eğitim görmekteydi. Kolejlerin eğitim verdiği ilk yıllarda, çok az sayıda öğrenci derslerini tamamlayıp mezun olurken, zaman içinde mezunların sayısı artmıştı. Buradan mezun olan öğrenciler gerek Osmanlı İmparatorluğu gerekse de Türkiye Cumhuriyeti'nde siyasal, toplumsal, ekonomik ve kültürel hayatın şekillenmesinde önemli rol oynadı. Okul mezunları arasında pek çok tanınmış siyasetçi, yazar, sanatçı, bilim insanı ve sporcu bulunuyor.
Spor, her iki kolejde de okuyan öğrenciler için önemli bir yere sahipti. Günümüzde Boğaziçi Üniversitesi bünyesinde düzenlenen “Sports Fest”in kökenleri, 1898 yılında Robert Kolej’de gerçekleşen ilk kamusal atletizm yarışmaları olan “Field Day” etkinliklerine kadar uzanır. Robert Kolej’de gerçekleşen ilk “Field Day”, 1896 yılında kurulan “Athletics Association” tarafından düzenlenmiştir. Günümüzde “Güney Meydan” olarak bilinen, kampüsün ortasındaki toprak sahada gerçekleşen müsabakalarda sporcular, gülle ve cirit atma, koşu, yüksek atlama gibi atletizm dallarında yarışıyorlardı.
Spor salonu olarak inşa edilmiş Dodge Gymnasium 1900’lü yılların başında Türkiye’de oynanan ilk basketbol maçına ev sahipliği yapmıştı. 1906 yılında Atina’da gerçekleşen Olimpiyat Oyunları’nda cirit atmada bronz madalya kazanan Michael Dorizas (RC 1907) ve 1912 yılında Stockholm’de düzenlenen Olimpiyat Oyunları’na katılan Robert Kolej öğrencileri Vahram Papazyan ve Mıgırdiç Mıgıryan’ın yanı sıra, 1962 yılında 100 ve 200 metre koşularında Türkiye şampiyonu olan Herkül Millas (RC 1965) ve yüzmede Türkiye rekorunu altı kez kıran Ayşegül Çilli (RC 1965) bu kolejlerde yetişmiş önemli sporcular.
Spor salonu olarak inşa edilmiş Dodge Gymnasium 1900’lü yılların başında Türkiye’de oynanan ilk basketbol maçına ev sahipliği yapmıştı. 1906 yılında Atina’da gerçekleşen Olimpiyat Oyunları’nda cirit atmada bronz madalya kazanan Michael Dorizas (RC 1907) ve 1912 yılında Stockholm’de düzenlenen Olimpiyat Oyunları’na katılan Robert Kolej öğrencileri Vahram Papazyan ve Mıgırdiç Mıgıryan’ın yanı sıra, 1962 yılında 100 ve 200 metre koşularında Türkiye şampiyonu olan Herkül Millas (RC 1965) ve yüzmede Türkiye rekorunu altı kez kıran Ayşegül Çilli (RC 1965) bu kolejlerde yetişmiş önemli sporcular.
Columbia Üniversitesi Arşivi, Robert Kolej ve Amerikan Kız Koleji öğrencilerinin kampüs hayatına ışık tutan pek çok fotoğraf barındırıyor. Öğrencilerin aldıkları dersler, kulüp faaliyetleri, spor aktiviteleri, katıldıkları konferansların yanı sıra mezuniyet fotoğrafları ve mezun öğrencilerin toplantıları gibi etkinliklere dair pek çok fotoğraf, bu iki kolejin gündelik hayatını bizlere aktarıyor.
Robert Kolej’e ve daha az sayıda Amerikan Kız Koleji’ne ait arşiv belgelerinin bir kısmı da, bugün, Bulgaristan Devlet Arşivleri ve Bulgaristan Milli Kütüphanesi’nde yer alıyor. Robert Kolej’de okuyan Bulgar öğrenciler, 1870’lerden 1890’lara kadar öğrenci nüfusunun çoğunluğunu oluşturuyordu. Ayrıca Robert Kolej mezunları arasında, Bulgaristan’ın kuruluşu, geçirdiği siyasi ve kültürel dönüşümlerde önemli rol oynamış pek çok isim bulunuyor. Bu mezunlar arasından iki başbakan, 12 bakan, pek çok milletvekili ve aydın, yazar ve düşünür çıkmış. Boğaziçi Üniversitesi’nin ulaştığı bu belgelerde, Robert Kolej’de okuyan Bulgar öğrencilerin yalnız öğrencilik dönemlerini değil, mezun olduktan sonraki yaşantılarını da izlemek mümkün.
“Bulgaristan Devleti Sefiri Mösyö Kaluçef Hazretlerine, [...] treniyle memleketlerine azimet eden Arnavudköy Amerikan Koleji Bulgar talebatının Sirkeci istasyonunda üç kontrol memuru tarafından maruz kaldıkları işar buyurulan muamele hakkında İstanbul polis müdüriyeti umumiyesince icra ettirilen tahkikat neticesinde meselenin zat-ı alilerine izhar olunduğu gibi cereyan etmiş bir vaka şekl ve mahiyetinde olmayub [...] eşyasını taharri etmek isteyen memurlara sefaret kavası ile Mikail namındaki Ermeni katibi tarafından muhalefet olunduğu ve talebattan birisine memnu’iyet-i katiyeye rağmen merkum Mikail tarafından iki kapalı mektup tevdi edildiği görülerek merkumun beray-ı tahkikat karakola sevkinden dolayı hakkındaki tahkikatı çürütmek maksadıyla memurine karşi istâdâta ve hilaf-ı hakikiyet-i beyanata tevsil ettiği ve merkum tarafından verildiği görülen ve talebat arasında elden elde dolaştırılarak gayb edilmiş mektuptan dolayı talebatın tekrar taharrisine teşebbüs edilerek azimetlerine müsaade olunduğu [...] 5 Haziran 1332
Dahiliye Nazırı, Talat”
“Bulgaristan Devleti Sefiri Mösyö Kaluçef Hazretlerine, [...] treniyle memleketlerine azimet eden Arnavudköy Amerikan Koleji Bulgar talebatının Sirkeci istasyonunda üç kontrol memuru tarafından maruz kaldıkları işar buyurulan muamele hakkında İstanbul polis müdüriyeti umumiyesince icra ettirilen tahkikat neticesinde meselenin zat-ı alilerine izhar olunduğu gibi cereyan etmiş bir vaka şekl ve mahiyetinde olmayub [...] eşyasını taharri etmek isteyen memurlara sefaret kavası ile Mikail namındaki Ermeni katibi tarafından muhalefet olunduğu ve talebattan birisine memnu’iyet-i katiyeye rağmen merkum Mikail tarafından iki kapalı mektup tevdi edildiği görülerek merkumun beray-ı tahkikat karakola sevkinden dolayı hakkındaki tahkikatı çürütmek maksadıyla memurine karşi istâdâta ve hilaf-ı hakikiyet-i beyanata tevsil ettiği ve merkum tarafından verildiği görülen ve talebat arasında elden elde dolaştırılarak gayb edilmiş mektuptan dolayı talebatın tekrar taharrisine teşebbüs edilerek azimetlerine müsaade olunduğu [...] 5 Haziran 1332
Dahiliye Nazırı, Talat”
İstanbul Amerikan Kız Lisesi müdürü Mary Mills Patrick, İstanbul’da Bulgaristan sefaretine bir ricada bulunuyor. Mektupta memleketlerine dönen Bulgar öğrenciler için özel bir vagon ayrıldığı için teşekkür etmekte. Ayrıca üç öğrencisi erkek kardeşleri eşliğinde ülkeden ayrılırken, belediye zabıtasının kendilerine güçlük yaşattığını belirtiyor. Birçok kız öğrencinin memleketlerine dönmekte olduğu, sefaretin Pera Merkez Komiserliği’ni bilgilendirdiği takdirde, belediye zabıtası ile yaşanacak sorunun asgari düzeyde olacağını yazıyor.
1877-1903 yılları arasında Robert Kolej’de müdürlük yapmış olan George Washburn ve Konstantin Stoiloff (1871 mezunu) arasında 1880 ve 1888 yılları arasında süren yazışmalar gündelik sohbetlerinin yanı sıra Washburn’un Stoiloff’a politik hayatında yardımcı olması için verdiği tavsiyeleri içeriyor.
“Sevgili Stoiloff,
Bulgaristan’taki gelişmeleri yakından takip ediyorum ve size derin sempatilerimi yolluyorum. Ne zaman sizin için nüfuzumu kullanacak olsam, bu konuda başarısız oldum. Bulgaristan bugün dünya nezdinde daha değerli bir yerde durduğu için çok memnunum. Tüm bu mücadelenizden iyi bir sonuç çıktığına inanıyorum. Güçlükler bizi güçlendirir.”
“Rusçuk Bulgar Cemaatine,
Değerli Beyefendiler!
Sizlere yazmış olduğum beş ya da altı mektupta finansal olarak yardıma ihtiyacım olduğunu dile getirdim. Ancak bu mektuplarıma ne bir yanıt alabildim ne de talebim dikkate alındı. Mektuplarıma yanıt alamamak kalbimi derin bir kaygı ve çaresizlik hissiyatıyla dolduruyor ve sıklıkla şöyle haykırıyorum: bir öğrenci için ülkesinden uzakta, hiçbir destek olmadan bulunmak ne kadar acıklı ve zor bir durumdur. Bu öğrencinin hali Bağdat’ta sürgünde olan birinden bile beterdir. Başka bir ülkede eğitim görme onuruna sahip olan ya da daha doğrusu onursuzluğuna maruz kalan herkes bu durumdan haberdardır. İşin aslı, elimden ne gelir bilmiyorum; çalışmak mı yoksa müdürün önünde tikel olarak cemaatin genel olarak ise [Bulgar] halkının saygın itibarına leke sürülmesini engelleyecek mazeretler üretmek mi bilmiyorum. (Şunu unutmayın ki, müdür, benim şehir cemaati tarafından gönderildiğimi biliyor ve cemaatin ricalarımı dikkate almadığını dile getirmeye utanıyorum.) Kısacası, içinde bulunduğum durum oldukça kötü ve acıklı. Sadece bu seneyi parasız geçirmekle kalmadım, ayrıca bu gecikmeye dair kafamı meşgul eden düşünceler beni endişeye sürüklüyor ve derslerime odaklanmamın önünde engel teşkil ediyor.
Hizmetkârınız,
P. A. Tchernoff
İstanbul, Haziran 26, 1872”
“Rusçuk Bulgar Cemaatine,
Değerli Beyefendiler!
Sizlere yazmış olduğum beş ya da altı mektupta finansal olarak yardıma ihtiyacım olduğunu dile getirdim. Ancak bu mektuplarıma ne bir yanıt alabildim ne de talebim dikkate alındı. Mektuplarıma yanıt alamamak kalbimi derin bir kaygı ve çaresizlik hissiyatıyla dolduruyor ve sıklıkla şöyle haykırıyorum: bir öğrenci için ülkesinden uzakta, hiçbir destek olmadan bulunmak ne kadar acıklı ve zor bir durumdur. Bu öğrencinin hali Bağdat’ta sürgünde olan birinden bile beterdir. Başka bir ülkede eğitim görme onuruna sahip olan ya da daha doğrusu onursuzluğuna maruz kalan herkes bu durumdan haberdardır. İşin aslı, elimden ne gelir bilmiyorum; çalışmak mı yoksa müdürün önünde tikel olarak cemaatin genel olarak ise [Bulgar] halkının saygın itibarına leke sürülmesini engelleyecek mazeretler üretmek mi bilmiyorum. (Şunu unutmayın ki, müdür, benim şehir cemaati tarafından gönderildiğimi biliyor ve cemaatin ricalarımı dikkate almadığını dile getirmeye utanıyorum.) Kısacası, içinde bulunduğum durum oldukça kötü ve acıklı. Sadece bu seneyi parasız geçirmekle kalmadım, ayrıca bu gecikmeye dair kafamı meşgul eden düşünceler beni endişeye sürüklüyor ve derslerime odaklanmamın önünde engel teşkil ediyor.
Hizmetkârınız,
P. A. Tchernoff
İstanbul, Haziran 26, 1872”
Bu koleksiyonu besleyen diğer bir damar da İstanbul’daki Başbakanlık Osmanlı Arşivleri ve Ankara’daki Cumhuriyet Arşivleri’nde bulunun Robert Kolej, Amerikan Kız Koleji ve Boğaziçi Üniversitesi hakkındaki arşiv malzemeleridir. Bu malzemeler bir araya getirilerek bir database ortamına aktarıldı. Başbakanlık Osmanlı ve Cumhuriyet Arşivleri’nden yaklaşık olarak 600 dosya evrak temin edildi.
Rumelihisarüstü’de yaklaşık 2,5 dönümlük bir arazinin 11.900 kuruş karşılığında Ahmed Vefik Paşa tarafından satın alındığını gösteren belge. Bu arazi daha sonra Ahmed Vefik Paşa’nın Robert Kolej’in kurulması için Cyrus Hamlin’e sattığı arazinin bir bölümünü oluşturacaktır.
Rumelihisarüstü’de yaklaşık 2,5 dönümlük bir arazinin 11.900 kuruş karşılığında Ahmed Vefik Paşa tarafından satın alındığını gösteren belge. Bu arazi daha sonra Ahmed Vefik Paşa’nın Robert Kolej’in kurulması için Cyrus Hamlin’e sattığı arazinin bir bölümünü oluşturacaktır.
“Nezâret-i Maârif-i Umumiye
Siruz Hâmlin nâm Amerikâlu’nun Boğaziçi’nde Rumelihisârı civârında vaz ve tesis murâd eylediği bir aded mektebin kavânin-i saltanat-ı seniyyeye ve bu misillü mekâtib hakkında olân nizâmâta tatbik olunmak ve dâima Maârif-i Umumiye Nezâreti’nde olub hilâfi hareketde bulunmâmak ve ol-bâbda takdim olunub Meclis-i Maârif’de hıfz etdirilmiş olan bir kıta lâyihada beyân olunân fünundan mâadâ bir şey tedris ve talim edecek olduğu hâlde ol emirde nezâret-i müşârünileyhaya müracaatla istihsâl-i ruhsat etmedikçe berâ ü mübâşeret etmemek şartıyla kendüsine mekteb-i mezküri küşâd etmek üzere ruhsat verilmiş. Husus Meclis-i Maârif’de tensib olunarak keyfiyet Bâb-ı âli ile badü’l-muhâbere şâyân buyurulân ruhsat-ı aliyemiz mekteb-i mezkürün ol-vechle küşâdı içün nâz ü niyetini mübeyyin mümaileyhe işbu ruhsatnâme itâ kılındı.
Fi Zilhicce sene 1278 [Mayıs/H 1862] Es-Seyyid Ahmed Kemâl.”
“… Birtakım öneriler yapıldı.
1. Bir kısmıyla hukuk okulu olmalı. Bir hukuk profesörü düzenli olarak belirli hukuk dersleri verecek, ve hukuk alanına genel olarak odaklanmak isteyen öğrencileri derslerinde yönlendirecek.
2. Doğa bilimlerinin, özellikle de uygulamalı bilimlerin, öğrenimini desteklemeli.
3. Aynı zamanda Matematik, Zihin ve Ahlak Felsefesi, Mantık, Tarih, vs. gibi konularda sağlam ve derinlikli bir eğitim sunmalı.
4. Bir kurumun ortak bir eğitim dili olmalı. Bu durumda bu dil İngilizce olmalı. İngilizce bilmeyen öğrencilere bu dilin öğretileceği ve böylelikle diğer üst dersleri almaları için onları hazırlayacak bir hazırlık bölümü olacak.
Bu plan Amerika’nın önde gelen eğitim kurumlarına ve şahsiyetlerine sunuldu ve onlar da bu planı onayladılar. Robert Kolej ile ilgilenen önemli pozisyonlarda bulunan ileri gelen şahsiyetler arasında, size de tanıdık gelecek olan şu isimler bulunuyor...”
Robert Kolej’in 1850’li yıllarda kuruluş döneminden başlayarak tarihine tanıklık eden bu belgelerin arasında, hükümet yetkilileriyle kurumların yöneticileri arasındaki yazışmalar, her iki kolejde uygulanacak eğitim ile ilgili nizamnameler, hoca ve öğrencilerin seyahat, oturma ve araştırma izinleriyle ilgili belgeler, sınav kâğıtlarından siyasi faaliyetlere kadar öğrenciler hakkında kayıtlar, istihbarat bilgileri ve zaptiye olayları ile Robert Kolej’in Boğaziçi Üniversitesi’ne dönüşüm sürecine tanıklık eden malzemeler yer alıyor.
Bu üç arşivin yanı sıra, ulusal ve uluslararası basın-yayın organlarında Robert Kolej, Amerikan Kız Koleji ve Boğaziçi Üniversitesi hakkında çıkmış haber ve denemeler, ayrıca bu üç kurumun tarihi üzerine yapılmış olan akademik çalışmalar, araştırmacıların hizmetine sunulmak üzere bir araya getiriliyor. Şu anki aşamada, Osmanlı ve Cumhuriyet Dönemi gazetelerinin yanı sıra, New York Times ve National Geographic gibi uluslararası gazete ve dergilerde çıkan haber ve yorumlar derlendi ve dijital kopyaları alındı. Öte yandan Robert Kolej, Amerikan Kız Koleji ve Boğaziçi Üniversitesi ve daha genel anlamda Osmanlı ve Türkiye eğitim tarihi hakkında yazılmış kitap, anı, makale ve tezler de araştırmacıların hizmetine sunulmak üzere bir araya getiriliyor.